Bana sor… Kitap okumayan insanın kalbi biraz eksik atar. Abartmıyorum.
Bak şimdi… Bir sabah uyandım. Başucumda yıllardır duran bir kitap: Kürk Mantolu Madonna. Hep ertelemişim. Açtım… Başladım… Bitince başka bir ben vardım. Sokak aynı sokak değil. Ben aynı ben değilim. Değiştim. Neden değiştim? Kitaplar Hayatı Nasıl Değiştirir?
Kafanın İçinde Edebi Bir Pencere
Hepimiz aynı gemideyiz ya… İş, güç, okul, sevgili, aile… Dön dolaş hep aynı. Ama bir kitap… Açarsın, bir cümle okursun. Bam! Kafanın içinde bir pencere açılır. Edebiyat tam da bu işte.
Sana başka dünyalar gösterir. Kapatırsın kitabı ama o dünya sende kalır. Sen hâlâ ordasındır.
Bazen sorarlar ya, kitap okuyunca ne olacak? İki kelime öğrenirsin, unutursun. Bence yalan.
Ben ne zaman kaybolsam… Kendimi kitaplarda buldum. Dostoyevski mesela… Yeraltından Notlar… o yalnız, uyumsuz adam… Kendimi onda gördüm.
Sonra tam tersi… Martı Jonathan Livingston… Uçmak isteyen bir martı… Okudum, dedim ki: “Ben de uçabilirim!” Uçtum mu? Bence evet.
Kimse kitap okuyunca süper kahraman olmuyor belki. Ama o sayfalarda bir ışık var. Bir kıvılcım. Akşam evde sessiz oturursun ya… Kelimeler kafanda fırtına koparır.
Bir şiir… Bir öykü… Bazen tek bir cümle… Gider, seni en yaralı yerinden bulur. Sonra seni sarar. Her sayfasında kendinden bir parça bulup karakterin kendisi olmuşsun bir bakmışsın…
Kelimeleri Seçen Güzel İnsanlar
Peki yazarlar kim? Bizim yerimize kelimeleri seçen güzel insanlar. Sabahattin Ali… Oğuz Atay… Virginia Woolf… Plath… Hepsi bir şekilde kırılmış, yazmış… Kırıldıkları yerden biz iyileşiriz.
Korkusuzca yazmışlar. Biz de korkmadan okuruz.
Kitaplar sana ne verdi dersen…
Bazen dost oldular, kimi zaman dert ortağı. Bazen de tokat gibi yüzüme çarptılar.
Okuduğum bir cümle bazen yüzüme tokat gibi inerdi… “Bak orada yanlışsın” derdi… Dururdum. Yutkundum. Büyüdüm. Edebiyatın gücü tam burada saklı.
Dünyayı değiştirmez belki ama seni değiştirir. Sen değişince dünya da azıcık değişir.
Küçük Bir Örnek:
Bir roman kahramanına âşık oldun mu? Ben oldum. Bir karakter… etten kemikten değil… Ama ona âşık olursun. Gülben Ergen değil, Mabel Matiz değil… Fikrimin İnce Gülü’ndeki Gül… seni senden alır.
İşte bu kadar güçlü.
Kitap Okuyanın Sohbeti
Derler ya… Kitap okuyan insanla sohbet başka olur. Doğru. Çünkü bir kelimenin, bir hikâyenin kokusu siner üstüne.
Okudukça kendine dert ortakları bulursun. Başka hayatlar görürsün. Kendi derdin küçülür. Ya da büyür. Ama değişir.
Benim ilk romanım Simyacı idi. Paulo Coelho ne yazdıysa okudum. O yaşta sandım ki her şey mümkün. Bir yolculuk başladı. Kitap kapandı ama yol hiç bitmedi.
Sonra Kafka. Dönüşüm. Sabah kalkıyorsun, böceksin. Kimse umursamıyor. Dünyanın en gerçek kabusu. Ama bir yandan da trajikomik. Hayatın aynası.
Bak şimdi… Bir insan kitap okumadan da yaşar. Ama bence eksik yaşar.
Kitap dediğin nefes gibidir.
Düşünsene… Orhan Pamuk Nobel almış. Umurumda değil Nobel. Benim için Pamuk, Masumiyet Müzesi’nin içinde kaybolduğum gece. O hikâyede kendi kayıplarımı buldum.
Herkes roman okusun mu?
Hayır, illa roman okunmalı diye bir şey yok. Kimine şiir iyi gelir. Kimine biyografi. Kimisi fantastik sever. Harry Potter okur, büyür.
Hepsi olur. Yeter ki bir kapa kitabı. Aç bir sayfa. Gerisi gelir.
Birisi “Kitap okumak sıkıcı” diyorsa… Yanlış kitap seçmiş demektir. Doğru kitap öyle bir gelir ki… İş görüşmesine geç kalırsın abartmıyorum ben inmem gereken durağı kaçırmıştım, 2 durak ilerleyip geri dönmüştüm o yolu mesela, otobüs durağında üşümezsin… mesaj atarlar bakmazsın…
Bugün belki kitapların bir köşede tozlanıyordur. Ama bir gün… canın yanar… ya da sevinirsin… açarsın. O kadar.
Kelime dediğin bazen merhem olur. Bazen bıçak. Seçmek ise bizim işimiz.
Kitap dediğin bir cümleyle başlar…
Bak… Bu satırı okuyorsan… Hâlâ buradasın. Demek ki sen de biliyorsun. Kitap dediğin bir cümleyle başlar… hayat boyu seninle yürür.
Edebiyatın gücü işte tam bu.
Hadi şimdi kapa telefonu. Git bir kitap bul. Oku. Hayatın değişsin demem. Ama bir bakmışsın… sen değişmişsin.
Belki biraz eksik atan kalbin tam olur…
Son söz
Kitap dediğin şey… Hayattan çalınan gizli bir kapıdır. Gir çık… Gir çık… Bir bakmışsın başka bir sen varsın. Ve dünyanın dertlerinden kısa süreliğine uzaklaştıran kitap diyarına bırakan güzel bir yolculuğun kaynağıdır….